Küresel Isınma nedir? Küresel Isınmaya karşı nasıl önlem alınır?
İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması
sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma
deniyor.Daha ayrıntılı açıklamak gerekirse dünyanın yüzeyi güneş
ışınları tarafından ısıtılıyor.
Dünya bu ışınları tekrar atmosfere yansıtıyor ama bazı ışınlar su
buharı, karbondioksit ve metan gazının dünyanın üzerinde oluşturduğu
doğal bir örtü tarafından tutuluyor. Bu da yeryüzünün yeterince sıcak
kalmasını sağlıyor.Ama son dönemlerde fosil yakıtların yakılması,
ormansızlaşma, hızlı nüfus artışı ve toplumlardaki tüketim eğiliminin
artması gibi nedenlerle karbondioksit, metan ve diazot monoksit gazların
atmosferdeki yığılması artış gösterdi.Bilimadamlarına göre işte bu
artış küresel ısınmaya neden oluyor. 1860’tan günümüze kadar tutulan
kayıtlar, ortalama küresel sıcaklığın 0.5 ila 0.8 derece kadar artığını
gösteriyor.
Bilimadamları son 50 yıldaki sıcaklık artışının insan hayatı üzerinde farkedilebilir etkileri olduğu görüşünde.
Üstelik artık geri dönüşü olmayan bir noktaya yaklaşılıyor.
Hiçbir önlem alınmazsa bu yüzyıl sonunda küresel sıcaklığın ortalama 2 derece artacağı tahmin ediliyor.
2007’nin de dünya genelinde kayıtların tutulmaya başlandığı son 150 yıllık dönem içinde en sıcak yıl olabileceği öngörüsü var.
Peki bu sıcaklık artışı yani küresel ısınma nelere yol açıyor, hayatımızı nasıl etkiliyor?
Dünya iklim sisteminde değişikliklere neden olan küresel ısınmanın
etkileri en yüksek zirvelerden, okyanus derinliklerine, ekvatordan
kutuplara kadar dünyanın her yerinde hissediliyor.
Kutuplardaki buzullar eriyor, deniz suyu seviyesi yükseliyor ve kıyı
kesimlerde toprak kayıpları artıyor.Örneğin 1960’ların sonlarından bu
yana Kuzey Yarıküre’de kar örtüsünde yüzde 10’luk bir azalma oldu.
20’inci yüzyıl boyunca deniz seviyelerinde de 10-25 cm arasında bir
artış olduğu saptandı.
Küresel ısınmaya bağlı olarak dünyanın bazı bölgelerinde kasırgalar,
seller ve taşkınların şiddeti ve sıklığı artarken bazı bölgelerde uzun
süreli, şiddetli kuraklıklar ve çölleşme etkili oluyor.
Kışın sıcaklıklar artıyor, ilk bahar erken geliyor, sonbahar gecikiyor,
hayvanların göç dönemleri değişiyor. Yani iklimler değişiyor.
İşte bu değişikliklere dayanamayan bitki ve hayvan türleri de ya azalıyor ya da tamamen yok oluyor.
Küresel ısınma insan sağlını da doğrudan etkiliyor
Bilimadamları, iklim değişikliklerinin kalp, solunum yolu, bulaşıcı,
alerjik ve bazı diğer hastalıkları tetikleyebileceği görüşünde.
Neler Yapılabilir ?
Pek çok ülke, çevreye son derece zararlı olmasına karşın, özellikle
kömür gibi fosil yakıtları kullanmaktadır.Kyoto protokolü sera gazı
emisyonlarını azaltmaları için OECD ülkelerine çağrıda bulunmaktadır.
Kyoto'da 2008-12 yılları arasında toplam sera gazı emisyonlarının 1990
yılı seviyesinin %5.4 altına çekilmesi hedeflenmiştir. ürünleri
seçin.WF, dünya çapında yürüttüğü Powerswitch! kampanyasıyla, hükümetler
ve iş dünyasını WF, dünya çapında yürüttüğü Powerswitch! kampanyasıyla,
hükümetler ve iş dünyasını yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı
konusunda sorumluluk almaya davet ediyor. Kampanya kapsamında, kömür,
petrol, doğal gaz gibi fosil yakıtlar ve nükleer enerji yerine su,
jeotermal, biyokütle ve güneş enerjisinin kullanılması teşvik ediliyor.
Ulusal enerji stratejileri en az 30 yıllık bir süreyi öngörür şekilde
hazırlanmalıdır. Diğer enerji kaynaklarının geliştirilmesine ve güvenli
kullanımına yönelik politikalar belirlenilmelidir. Ulusal enerji
politikasının oluşumuna sivil toplum kuruluşlarının ve yerel halkın
katılması sağlanmalıdır.
Çevresel Etki Değerlendirmesi yapılmak koşuluyla, yerel ölçekte rüzgar
ve güneş gibi alternatif enerji kaynaklarından yararlanılmalıdır.
Tarım, amonyak ve metan gibi değişik emisyonların atmosfere karışmasına
neden olmaktadır. Avrupa amonyak emisyonunun %90'ı çiftlik hayvanları ve
kimyasal gübrelerden kaynaklanmaktadır. Kimyasal gübre kullanımı, bir
sera gazı olan azotdioksit emisyonunu da artırır. Azot ve fosfor içeren
gübrelerin kullanımı azaltılmalıdır.
Biz neler yapabiliriz?
Enerji dostu ampuller kullanılmalı.
Televizyonlar bekleme konumunda bırakılmamalı.
Doğru ışıklandırma kullanılmalı.
Klima yerine vantilatör kullanılmalı.
Evler ısı kaybına karşı yalıtılmalı.
Eşyalar, radyatörleri kapatmayacak şekilde yerleştirilmeli.
Su kaynaklarının kıtlığı da bir başka önemli sorun. Ancak, alınabilecek önlemler de yok değil.
Diş fırçalama, bulaşık yıkama, traş esnasında musluk açık bırakılmamalı.
Daha az su tüketen yeni teknoloji klozetler kullanılmalı.
Klozetlere asılan temizleme maddeleri kullanılmamalı.
Çamaşır suyu tüketimi en aza indirilmeli.
Akan tesisatlar onarılmalı.
Hortumla sulama ve yıkama yapılmamalı.
Suyu, kireç ve bakterilerden arındıran filtreler kullanılmalı.
Çevre örgütleri, tüketicileri ulaşım sektörü konusunda da uyarıyor.
Bu sektör, yenilenemeyen enerji kaynaklarının baş tüketicisi ve sektörde
kullanılan gazların emisyonları, hava kirliliğine, iklim
değişikliklerine neden oluyor.
Toplu taşıma araçları tercih edilmeli.
Kısa mesafelere arabayla gitmek yerine, yürümeli.
Kurşunsuz benzin tüketen araçlar tercih edilmeli.
Aracın taşıma kapasitesi aşılmamalı.
Uzun duraklamalarda aracın kontağı kapatılmalı.
Çevre örgütleri, tüketicilere geri dönüşümü bir yaşam tarzı olarak
benimsemelerini, alışveriş sırasında aşırı tüketimden kaçmalarını
öğütlüyor.
Tüketicilerin özenli davranması gereken en önemli konuların başındaysa
ambalaj tüketimi geliyor. Zira plastik ambalajların doğada kaybolma
süresi bin yılı buluyor.
Tüketiciler, uzun ömürlü ürünlere yönelmeli.
Geri dönüştürülemeyen ambalajlarda satılan ürünler alınmamalı.
Başta PVC olmak üzere, plastik ambalajlardan kaçınmalı.
Şişe ve kavanoz gibi cam ürünler tercih edilmeli.
Plastik poşet ve yiyecek kapları gibi ürünler yeniden kullanılmalı.
Alışverişlerde plastik poşet kullanılmamalı.
Cam malzemeler, organik çöplerle birlikte atılmamalı.
Gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelen bilgisayarların yarattığı kirlilik de azımsanacak gibi değil.
Elektrik tüketimi daha düşük modeller alınmalı.
Yazıcıdan kağıt çıktısı alınması asgariye indirilmeli.
Bilgisayarlar bekleme konumunda bırakılmamalı.
Kullanılmayan bilgisayarlar atılmamalı.
Devlet Olarak küresel ısınmaya karşı yapılabilecekler :
Öncelikle Türkiye'nin gerçekçi bir sera gazı değerlerini belirlemek
Hidrolik enerjiden en fazla yararlanmak.
Rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, jeotermal enerji ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarını teşvik etmek.
Boş arazileri ağaçlandırmak.
Orman yangınlarını kontrol etmek.
Termik santrallerde, iyi yakma metotlarını geliştirmek ve kaliteli yakıt kullanmak.
Isınma amaçlı yakıtları kontrol etmek.
Halkı bilinçlendirmek.
Tarım politikasını gözden geçirmek.
Turizm planlamasını yeniden yapmak.
Yerel Yönetimlerin küresel ısınmaya karşı yapabilecekleri :
İklim değişiminin etkilerini çocuklarımız ve onların çocukları daha çok
yaşayacaklar. Bu nedenle, okullarda iklim değişimi konusunda eğitici
programlar düzenlemek.
Enerji ve su tasarrufunu projelendirerek uygulamaya sokmak.
Yeni su kaynakları ve yenilenebilir enerji kaynakları bulmak.
Sera gazlarını azaltacak önlemleri ve denetimleri artırmak.
Altyapı ve yerleşim planlamalarında iklim değişimi etkilerini göz önüne almak.
Büyük şehirlere göçü cazip halden çıkartmak, geri göçü özendirmek.
Birey Olarak küresel ısınmaya karşı yapabileceklerimiz :
Evde en çok kullanılan 5 ampülü en az enerji tüketen cinslerle
değiştirmek. 2.5 milyon evde yapılan bu uygulama ile 1 yılda 800.000
aracın atmosfere verdiği sera gazına eşdeğer tasarruf yapmış oluyoruz.
Aynı zamanda elektrik faturamız da düşük gelecektir.
Evlerdeki 2. televizyonları teke indirmeliyiz. Klimaların filtrelerini 3
ayda bir değiştirmeliyiz. Kirlenen filtreler hava akışını
yavaşlatacağından cihaz daha fazla enerji harcayacaktır.
İşyerinize veya evinize alacağınız yeni ekipmanların mutlaka enerji tasarrufu fazla olanlarını tercih edin.
Su kullanımındaki savurganlık, hem enerji tüketimini, hem de su
tüketimini artırmaktadır. Örneğin, diş temizliğinde ve traş olurken
musluklar mutlaka kapatılmalıdır.
Tuvaletlerin sifonları, sızıntılara karşı gözden geçirilmelidir.
Ekili hobi bahçenizi mutlaka küçültün. Sulama gerektirmeyen alanları büyütün. Az sulama gerektiren bitkiler dikin.
Aracınızı hortumla değil de kova su ile yıkayın.
Evinizde ve işyerinizde, kullanmadığınız zamanlarda, TV, radyo, bilgisayar gibi elektronik cihazların fişlerini çekin.
Yaz aylarında evinizin güneş alan penceresine beyaz perde takın ve gün boyu kapalı tutun.
Ağaç dikin. Her ağaç atmosferden önemli ölçüde sera gazı (CO2) emer.
Yakın mesafelere yürüyün. Uzun mesafeler için metro ve tramvayı tercih edin.
Tüketimi azaltın.
Aracınızı düşük hızda kullanın. "Para sizin olabilir ama dünya hepimizin."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder